Bir zamanların vazgeçilmezi köstekli saatler zamana direniyor
Geçmişte pek çok kişinin yelek ya da ceketlerinin ceplerinde zincir aracılığıyla taşıdığı köstekli saatler, yerini zamanla kol saatlerine bıraktı, hatta vakit giderek akıllı cep telefonlarından öğrenilir oldu.
Adıyaman'da saat ticareti yapan Murat Uyan, 30 yıldır saat işiyle uğraştığını söyledi. Kol saatlerinin yaygınlaşmasının ardından, elektronik saatlerin çıkması üzerine köstekli saatlere ilginin azaldığını aktaran Uyan, geçmişte haftada 5-10 köstekli saat satarken, şimdilerde bu sayının bire düştüğünü belirtti.
Özellikle cep telefonları ve akıllı saatlerin çıkmasının ardından, köstekli saatlere rağbetin giderek azaldığını anlatan Uyan, bu saatlerin şimdilerle nostaljik olduğunu ifade etti. Uyan, Köstekli saatleri eski insanlar, bilen insanlar alıyor. Bu köstekli saatlerin eskiden kurmalısı, otomatiği vardı. Gün geçtikçe köstekli saatlere talep olmadığı için üretimi de bitme noktasına geldi. dedi.
Uyan, talep olmadığı için fiyatları da her geçen gün düşen köstekli saatlerin 20-40 liraya satıldığını aktardı.
Artık farklı modelleri üretilmiyor
Saat tamircisi Zeynal Hancı da yaklaşık 30 yıldır saat tamiri yaptığını belirtti.
Çocukluğundan beri kurmalı köstekli saat tamiri yaptığını kaydeden Hancı, köstekli saatlerin her yıl bakımının ihmal edilmemesi gerektiğini söyledi.
Köstekli saatlerin geçmişten gelen bir gelenek olduğunu vurgulayan Hancı, şunları kaydetti:
Mesleğimi çocukluğumdan beri sürdürüyorum. Eski köstekli saatleri yağlama süreci vardır. Yılda bir bunların çözülüp, temizlenip yağlanması gerekiyordu. Yıllık bakımları yapıldıktan sonra tekrar yeleğe asılır, kullanılır. Köstekli saatler baba ve dedelerimizden süregelen gelenektir. Şu anda kurmalı köstekli saatlerin farklı modelleri üretilmiyor. Günümüzde saatlerin birçoğu pilli mekaniğe döndü. Eski kurmalı köstekli saatler 17 taştır. Şimdi bulunan otomatik saatler 21 taşla çalışır. Bu 17 taş olan saatlerin yılda bir revizyonunun yapılması lazım ki daha randımanlı çalışsın. Saat meraklısı saatin sesini dinler. O seste bir ışıltı olur. Onun ayrı bir sesi, ayrı bir ahengi vardır.
Kaynak : Trthaber.com.tr