BUGÜN 28 ŞUBAT!
Bugün 28 şubat darbeci zihniyetin
Demir pençenin müslüman insanlara camialara tüm işkence aletlerinin denendiği bu zulmün 1000 yıl süreceğini gururla onurla anlattıkları müslümanlar için çok çetin olan bir sürecin başlangıcı olan bir gün
Peki İslami camialar müslümanlar açışısından ne değişti yada değişen bir şey oldu mu?
Maalesef koskocaman bir hiç.Bu zulmün küllerinden doğanların
ülkeyi tek başınaya yönettiği ve 28 şubatı anıp bir zulüm süreci olduğu dışında somut hiçbir adımın atılmadığı
her yıl dönümünde üst perdeden dile getirmek suretiyle istismar etme dışında
bir çalışmalarının olmadığı aşikardır.
Peki zulmu bertaraf etme adına güçleri varken razı olanların
bertaraf etme yerine Kınama ile geçiştirenlerin samimiyeti tartışılmazmı
Yada tüm bunlara rağmen bu zulümlere sessiz kalanların canşırah bir şekilde siyasi iradeyi pohpolayıp meşrulaştıran
mağdurların dertleriyle dertlenenlerin samimiyeti tartışılmaz mı .
Yada hangi özgürlük birilerinin makam ve mevkisi için peşkeş edilebilecek kadar değersizdir
Kusura bakmasınlar yada baksınlar hiç farketmez
28 şubatın mimarları ile
28 şubattan mağdur olup geçinenler arasında bir fark yok
28 şubatın siyasi mimarları ile
28 şubatın mağduriyetlerinden doğup bu zulmü görmezden gelen ama diyen siyasi konjonktür diyenler arasında hiç bir fark yok
28 şubatın mimarlarına beddua edip lanet okuyanlar ile
28 şubatı sürdürenlere dua ve iyi temennilerde bulunanlar arasında fark yok
28 şubatta koalisyon hükümetinin yarattığı bu acıları bu travmaları ile
28 şubatı 16 yıldır tek başına sürdüren
28 şubat mağduru! Siyasi iradenin hiç bir farkı yok
28 şubat zulümlerini alanlarda telin edip
28 şubatı devam ettirenlere salonlarda masa başlarında pohpohlayıp ilhak olup mağduriyetler üzerinde pazarlık yapanlar arasında bir fark yok
Şimdi şu anda bile sayın Binali Yıldırımın basın açıklamasındaki yüzümüze baka baka o günler geride kaldı demek suretiyle mağdurları görmezden gelip kelime oyunu yapması ile
28 şubat mimarları arasında bir fark yoktur
Onlar bu güzellemeleri yaparken koro halinde alkış tutanların her politikaya amenna diyenlerinde samimiyeti tartışılır
28 şubat mimarlarının devlet övünç madalyası devlet töreniyle cenaze merasimleri ve devletin tüm imkanlarından üst seviyeden istifade edip mağdur vatandaşların terör şüphesi v.b gerekçeler ile görevlerinden azl edilmelerininde samimi olmadığı bir tutum olduğu göz önündeyken
Hala utanmadan zalimleri kahraman mağdurların mağduriyetleri gitti diye siyasi iradenin reklamını yapmak pohpohlamakta samimi ve adil bir duruş değildir
Ergenekon
Balyoz
Ayışığı
Sarıkız
V.b benzer davalar sonuçlanıp iadei itibarları verilmişken
25 yıldır cezaevlerinde olanların tekrar yargılanmaları önünde büyük engel olup siyasi kazanım peşinde olan siyasi irade ve mağdurları temsil noktasında olanların kirli ilişki ve ittifak adı altında kol kola yürümeleride ahlaklı bir tutum olmadığı gibi samimi bir duruşta değildir
Hele 28 şubat mağdurları 5 yıl despot darbeciler tarafından
20 yıl siyasi irade tarafından görmezden gelinip eskiye sövüp yenilere methiye dizenlerde samimi değildir
Son bir şey
28 şubat dönemi İslami hassasiyetleri olan insanlara yapılan bir baskı ve zulümdü
Ama 28 şubatı devam ettirenler de İslami hassasiyeti olan insanların toplumla buluşmasını engellemek ve devletin sopası ile zulümlerini devam ettirmek suretiyle milli beka tehlikesi mazeretiyle devam ettiriyorlar
Zulümle abad olunmaz
Zulmedenler zulme uğrar
Bir kez daha 28 şubat mağduriyetlerin mimarlarını lanetliyorum
Bir daha böyle birşeylerin olmaması için Rabbime niyazda bulunuyorum
Ve bu vesile ile 20 yıl ve üstünde sırf inançlarını yaşadıkları için İslami bir ülkede İslami bir hükümet tarafından mağdur edilen yusufi azizleri özlemle minnetle anıyor sizleri kainatın sahibi Rabbime emanet ediyorum
Müsebbiplerinizi
Mağduriyetlerinizden geçinenleri
Sizi görmezden gelenleri
Acınızı yok sayanlarıda lanetleyip
Sizi Allaha emanet ediyorum
SELAM VE DUA İLE