Derslerin Boş Geçmesi Öğrenci Başarısını Çok Etkiliyor
Eğitim-öğretim yılının sonuna yaklaşıldığı şu günlerde özellikle öğretmenlerin, dersleri boş geçirterek öğrencilerin performansını düşürdüğünü belirten eğitimciler, işin daha sıkı tutulması ve son güne kadar eğitim-öğretimin kesintisiz devam etmesi gerektiğini belirttiler.
Batman Eğitimciler Cemiyeti Başkanı Kenan Çaplık, her eğitim-öğretim yılının sonuna yaklaşıldığında tatile birkaç hafta kala derslerin çoğu zaman boş geçtiğini söyledi.
Çaplık, "Derslerin boş geçmesi, öğrenci başarısını çok ciddi anlamda etkilemektedir, eğitim-öğretim sürecini baltalıyor. Eğitim-öğretim sürecinin tamamına ermesi ve sonuna kadar derslerin işlenmesi noktasında öğrenci hakkının zayi edilmemesi düşüncesindeyiz. Gerek okul idarecileri, gerekse öğretmenlerin ve onlardan önce milli eğitimde sorumlu olan idarecilerin kesinlikle bu konuya ehemmiyet göstermeleri gerekir. Bu noktada gösterilebilecek en ufak bir gevşekliğin ciddi anlamda zafiyetlere yol açtığını ve öğrencilerin mağdur edilmemesi gerektiğini düşünüyoruz." şeklinde belirtti.
Öğrenci başarısızlığının derslerin erken bitmesinden kaynaklandığını düşündüğünü ifade eden Çaplık, "Özellikle son dönemlerde ilimizde ve Türkiye genelinde genel öğrenci başarısızlığının olumsuz etkileri nelerdir, bunun sebepleri nelerdir? Bunların ortaya çıkarılması gerekiyor. Bu noktada öğrencilerin derslere motive edilmesi, derse hazırlanması ve bu noktada öğretmenlerin üzerine düşenler, öğretmelerin bu hususta daha bir gayretli olması için olumsuz bir takım şartların ortadan kaldırılması gerekir."
Okullardaki başarısızlığın sebeplerinin araştırılması gerektiğine dikkat çeken Çaplık, bazı okul idarecilerinin okulun eğitiminden çok fiziki şartlarına önem verdiğini belirtti.
"TEOG ve YGS hazırlıkları için eğitim-öğretimin diğer kademelerinin ihmal edilmemeli"
Eğitim-öğretimin her hangi bir parçasının yok sayılmaması gerektiğini belirten Çaplık, "Okul idarecilerin ve öğretmelerinin genelde TEOG ve YGS'ye yönelik bir takım adımlar içerisinde olduklarını düşünüyoruz. Ancak eğitim öğretimin bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiği kanaatindeyiz. Eğitim-öğretimin her hangi bir parçasının yok sayılması özellikle büyük kitleyi oluşturan orta tabaka diyebileceğimiz bir kitlenin ihmal edilmemesi gerekir. TEOG ve YGS önemsiz değildir. Ancak TEOG ve YGS'ye hazırlık yapacağız diye eğitim-öğretimin diğer kademelerinin ihmal edilmesi de elbette kabul edilebilir bir durum olmadığı kanaatindeyiz. Bu noktada özellikle esaslı bir programın esaslı bir çerçevenin ortaya konulması günü birlik bir takım adımlarla bu işin ihmal edilmemesi gerekir. Bu çerçevede özellikle müfredatın yeniden gözden geçirilmesi, bir takım aksaklıların ortadan kaldırılması, öğrencinin esas alındığı bir müfredatın ivedilikle ortaya konulması ve çalışmaların sürdürülmesi gerektiği kanaatindeyiz." şeklinde konuştu.
"Yılsonu baloları dindar bir nesil yetiştirme düşüncesine aykırı"
Yılsonlarında düzenlenen etkinliklerin içeriğine de değinen Çaplık, bu etkinliklerin çoğunun manevi değerlere aykırı olduğuna dikkat çekti.
Çaplık, "Yılsonu balolarının, etkinliklerinin, pikniklerinin veya bahar şenlikleri adı altında bir takım etkinliklerinin eğitimi ciddi manada zedelediğini ve bunlara harcanan enerjinin maalesef eğitim-öğretim sürecine harcanmadığını üzülerek görmekteyiz. Yılsonu balolarının içeriklerine baktığımızda gerek pop müziklerin gerekse kız-erkek karışımı ve yarı çıplak bir vaziyette kızlarımızın o sahnelere çıkartılarak teşhir edilmesi kesinlikle örfümüze, adetlerimize, dini inançlarımıza ve her şeyden önce dindar bir nesil yetiştirme düşüncesine aykırı olduğunu belirtmek durumundayım." şeklinde konuştu.