Erdoğan İbadi'yle Görüştü

Daha önce Türkiye askerlerinin Başika'da işgalci olduklarını, hemen çekilmeleri gerektiğini söyleyen Irak başbakanı Haydar El İbadi'ye yönelik çok sert sözlerle asla muhattap almadığını belirten Türkiye cumhurbaşkanı Erdoğan Kürt karşıtlığında birleştiği Haydar El İbadi'yle Ankara'da bir görüşme gerçekleştirdi.

İşte Erdoğan'ın 11 Kasım 2016 tarihli konuşması

"Şahsıma hakaretler ediyor, sen benim zaten muhatabım değilsin, seviyemde değilsin, kıratımda değilsin, kalitemde değilsin.Irak'tan senin bağırman çağırman bizim için hiç de önemli değil, biz bildiğimizi okuyacağız, bunu böyle bilesin. Kim bu? Irak'ın Başbakanı. Önce haddini bil... Şu anda kendileri Başika üssünü kurmamız için Sayın Davutoğlu döneminde bizlere talepleri var, bunların hepsinin canlı kayıtları var ve bugün yarın bunların hepsi televizyonlarda yayınlanacak. Buna rağmen Başika üssüne girilmiştir, şimdi diyor ki; 'Buradan çekilin.' Türkiye Cumhuriyeti'nin ordusu sizlerden talimat alacak kadar kalitesini kaybetmiş değildir. Gereği neyse bunu biz gerektiği şekilde bugüne kadar nasıl yaptıysak yapmaya devam edeceğiz. "

Aradan bir yıl geçti. Konu Kürt düşmanlığı olunca eski düşmanlar bir anda dost oldu.

Irak Başbakanı Haydar Abadi, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la görüştü.

 

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde basına kapalı gerçekleşen görüşme, yaklaşık 30 dakika sürdü.

 

Başbaşa görüşmenin ardından Erdoğan ve Abadi başkanlığında heyetler arası görüşmeye geçildi.

 

Heyetler arası görüşmeye, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ile diğer yetkililer katılıyor.

 

Görüşme sonrası ikili, basın toplantısı düzenledi.

 

Erdoğan, "Bundan sonra süreçte ne gibi adımlar atabileceğimizi değerlendirdik. Özellikle son dönemde Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin almış olduğu gayrımeşru referandum kararına yönelik üzüntümüz ortadaydı ve buna karşı olan tavrımızın değişmediğini tekrar ifade ettik" dedi.

 

Irak'ın toprak bütünlüğünden yana olduklarını başından beri ifade ettikklerini söyleyen Erdoğan, "Bundan sonra ifade edeceğiz. Bunu kabullenmemiz mümkün değildir. Arada yapmış olduğumuz bazı uyarılara rağmen herhangi bir olumlu gelişme olmayınca, bazı yaptırım kararlarını almak zorunda kaldık" diye konuştu.

 

PKK vurgusu

 

Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:

 

"Türkiye, İran, Irak olarak yaptığımız görüşmeler ve attığımız adımlarla şu anda olumlu bir noktaya geldiğimize inanıyorum. Irak'la ticaret hacmimiz 9 milyar dolar. Temennimiz bunu çok daha iyi noktalara taşımak. Her yönüyle, komşuluk ve kardeşlik bağlarımız çok çok ileri. Aynı medeniyet değerlerini taşıyan iki ülkeyiz. Ne yazık ki Irak çok büyük darbeler yedi. Özellikle, Musul'un geldiği konum ortada. Kerkük öyle, Telafer öyle. Aynı şeyleri Anbar'da da yaşandı. Neredeyse Bağdat'a kadar, DEAŞ denilen terör örgütü tüm buraları yıkarak gitti.

 

Tabi merkezi yönetim, attığı kararlı adımlarla neredeyse ülkenin tümünü bundan temizlemiş vaziyette. İnanıyorum ki, kalan kısmı da temizlenecektir. Ben bu durumu fırsat bilen, PKK terör örgütünün de aynı şekilde Irak'ta yapılanması olduğunu biliyoruz. Kandil'de, Sincar'da bu terör örgütünün bir yapılanması mevcut. Tüm buralarda bizler ortak mücadeleyi sürdürmeye varız. Temennim odur ki, Irak'ta yıkımların olduğu bölgeler küllerinden ayağa kalksın. Bizler de ellerimizden gelen desteği vereceğiz. Bölgenin barışı ve huzuru için atılması gereken adımları atacağız."

 

"Petrol boru hattının çalıştırılması konusunda her türlü desteği vermeye hazırız" dyen Erdoğan, "Merkezi yönetim endeksli olarak bu adımlar atılacaktır" ifadesini kullandı.

 

Abadi: Topraklarımızı parçalamak istediler

 

Referandum, Heşdi Şabi ve IŞİD konularına değinen Abadi'nin sözlerinden satır başları şöyle:

 

"Irak güvenlik güçlerimizle IŞİD'e karşı zafer kazanmayı başardık ve ağırlığımızı ortaya koyduk. Biz Irak toprakları içerisinde hiçbir grubun faaliyet göstermesine izin veremeyiz. Irak anayasasına göre, yasadışı şekilde silah sahibi olan her grubun cezası verilir. Gençlerimizin içerisinde Heşdi Şabi içerisinde savaşan evlatlarımız oldu. Bizim görevimiz Irak'ın toprak bütünlüğünü sağlamak ve terör örgütlerine karşı mücadele etmektir.

 

Maalesef Irak toplumunun bileşenleri dikkate alınmadan bir referandum kararı alındı. Bazıları bu referandumla toprağımızı parçalamak ve sınırlarımızı yeniden belirlemek istediler. Bizler ırkı, mezhebi ne olursa olsun, Irak Merkezi Federal Yönetimi olarak tüm Irak vatandaşlarını korumakla mükellefiz. Şu anki Irak güvenlik güçleri, Saddam dönemine benzememektedir. Tamamının tek hedefi Irak vatandaşlarını korumak ve güvenliklerini sağlamak. Güvenlik güçlerine net bir şekilde, vatandaşlara karşı silah kullanılmaması ve kan akıtılmaması konusunda talimat verdik.

 

Tüm bölgede istikrarın sağlanması için önümüzde büyük bir sorumluluk var. Az önce de konuştuğumuz gibi, bir projemiz var. Bu projemiz bölgede artık savaşlar yerine, ekonomik kalkınmayı sağlayacak adımların atılması. İkili ilişkilerin güçlü bir şekilde devam etmesini istiyoruz ve hiçbir ülkenin içişlerine müdahale edilmesini desteklemiyoruz."