Uyuz Vakalarında Büyük Artış
Uyuz vakalarında gözle görülür derecede artış var. Aileler dikkatli olmalı
UYUZ HASTALIĞI
Uyuz Hastalığı Sarcoptes scabiei isimli bir parazitin neden olduğu, insandan insana bulaşabilen, özellikle sonbahar ve kış aylarında sıklığı artan, şiddetli kaşıntı ve küçük kırmızı kabarcıklar ile seyreden bulaşıcı bir hastalıktır.
BELİRTİLERİ
· Parazit bulaştıktan 3-6 hafta sonra belirtiler görülmeye başlar. Daha önce uyuz hastalığı geçirmiş kişilerde 1-4 gün içinde belirtiler gözlenebilir.
· Parazitin deri altında hareketinin artması nedeniyle özellikle geceleri, sıcakta artan kaşıntı, yanma ve batma hissi
· Parazitin deri içerisinde ilerlerken açtığı tünellerin çizgi halinde görünümü
· Deride kabarık, kabuklu döküntüler
· Sürekli kaşıntı sonucu iltihaplı yaralar
NASIL BULAŞIR?
Hastalık, yakın fiziksel temasta bulunan kişiler, aile bireyleri arasında hızla yayılır. Hastalıklı kişi ile doğrudan uzun süreli cilt teması ile bulaşır. 10 dakika gibi uzun süreli cilt teması, aynı yatakta uyumak, cinsel ilişki bulaşma için yüksek risk oluştururken el sıkışmak bulaşma için düşük risk taşır. Giysiler, çamaşır, çarşaf, havlu gibi malzemelerin ortak kullanımı ile de bulaşabilir.
Okullar, huzurevi, askeri kışla, bakımevi gibi toplu yaşam alanlarında hızla yayılabilir. Bağışıklık sistemi zayıf olanlarda, çocuk ve yaşlılarda bulaşma daha kolay olur ve hastalığın seyri daha şiddetlidir.
Yetişkinlerde:
· Parmak araları
· El bileğinin iç yüzü, ayak bilekleri
· Koltuk altı
· Bel, kalça ve kasık bölgeleri
· Dirsek, diz
· Kulak arkası
· Erkeklerde genital bölge, kadınlarda meme bölgesi
Çocuklarda:
· El içi
· Ayak tabanı
· Kulak
· Yüz, baş ve boyu bölgeleri
NASIL TEDAVİ EDİLİR?
· Cilt üzerine uygulanan krem ve losyonlar ile tedavi edilmektedir. İlaç uygulaması sırasında;
· Aynı ortamda yaşayan kişilerin de hastalık belirtileri olmasa bile ilaç tedavisini uygulaması gerekmektedir.
· İlaç uygulaması aynı ortamda yaşayan tüm bireylere aynı zamanda uygulanmalıdır.
· İlaç duş alındıktan sonra temiz ve serin vücuda uygulanmalıdır.
· İlaç boyundan aşağı tüm vücuda sürülmelidir.
· El ve ayak parmak araları, el bileği, koltuk altı, dış genital organlar, kalçalar, kadınlarda göğüsler, el ve ayak tırnaklarının altına ilaç uygulanmasına dikkat edilmelidir.
· Çocuklarda yüz, boyun, saçlı deri ve kulaklara da ilaç uygulanmalıdır.
· İlaç uygulandıktan sonra 8 saat içerisinde eller yıkanırsa tekrar ilaç uygulanmalıdır.
· Tek doz ilaç uygulamasında 12 saat sonra, 3 gün arka arkaya ilaç uygulamasında 3. günün sonunda (Bu süre doktorunuzun reçetelendirdiği ilaca göre değişmektedir. Lütfen eczacınıza danışınız) vücut yıkanır ve temiz kıyafetler giyilir. Yatak çarşafları ve havlular değiştirilir.
· Doktorunuz 7 gün sonra ikinci bir uygulama yapmanızı isteyebilir.
TEDAVİ SIRASINDA
· Çarşaflar, giysiler, havlular yüksek sıcaklıkta yıkanmalı ve ütülenmelidir.
· Parazit vücut dışında, eşyalar üzerinde 2-3 gün yaşayabildiğinden yıkanamayan malzemeler plastik poşetlerde ağzı kapalı olarak en az 72 saat bekletilmelidir.
· Ev iyice temizlenmeli ve elektrik süpürgesi ile süpürülmelidir.
· Tedavi sonrasında belirtiler 2-4 hafta daha devam edebilmektedir. Tedavi bittikten sonra kaşıntınız 4 haftadan daha uzun sürerse veya cildinizde yeni döküntüler görürseniz doktorunuza başvurunuz.
· Kaşınma nedeniyle döküntülerde iltihaplanma ve deri altı dokusu iltihabı (selülitis) oluşursa doktorunuza başvurunuz.
Türk Dermatoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Murat Durdu, 20 yıl önce uyuz vakalarının Türkiye’de neredeyse hiç olmadığını belirterek, "Son 3-5 yıldır salgın şeklinde. Bırakın artık günde 1 görmeyi günde 3-5 hasta görmeye başladık" dedi
Türk Dermatoloji Derneği tarafından Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıklar Anabilim Dalı ev sahipliğinde 30’uncu Ulusal Dermatoloji Kongresi gerçekleştirildi.
Toplamda bin 100 dermatoloğun katıldığı kongrede Türkiye’nin deri hastalıklarındaki başarı oranı, deri hastalıklarında dünyada yapılan son çalışmalar tartışılıp görüşüldü.
"Son 3-5 yıldır salgın şeklinde"
Türk Dermatoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Murat Durdu, bir deri hastalığı olan uyuz hastalığının son zamanlarda Türkiye’deki artışına dikkat çekti.
Prof. Dr. Durdu, "20 yıl önce bir uyuz vakası gördüğümüzde 'uyuz halen var mıymış' derdik ve çok şaşırırdık. O zamanlar hastalara uyuzu açıklamak için de 'sosyete uyuzu' gibi bir şey söylenirdi. Çünkü insanlar bu durumu da o zaman gerçekten kabullenmezlerdi.
O zamanlarda uyuz Türkiye’de yok gibiydi; ama son 3-5 yıldır Türkiye’de salgın şeklinde. Bırakın artık günde 1 görmeyi, günde 3-5 hasta görmeye başladık. Bunlar bizim hastanemizde gördüklerimiz. Diğer hastanelerden arkadaşlarımızla da konuştuğumuzda gördükleri hastaların yüzde 30-40’ını uyuz hastalarının oluşturduğunu söylüyorlar" diye konuştu.
"Uyuz vakaları geçen yıla göre yüzde 30 arttı"
Prof. Dr. Durdu, Türkiye’de uyuz vakalarının görülme sıklığının her geçen gün arttığına dikkat çekerek, "Şunu açık söylemek gerekir ki Türkiye’de uyuz vakaları geçen yıla göre yüzde 30 arttı. Bunun en büyük nedeni insanların uyuz olmasına rağmen tedaviyi düzgün uygulamamaları. Normalde nasıl Covid-19 enfeksiyonlarında hastayı izole etmek gerekiyor, çevresindekileri ondan korumak gerekiyor; bunda da uyuzlu hastada yakınlarının mutlaka tedavi olması gerekiyor.
Ama bizim insanlarımız buna uymuyorlar. İstediğiniz kadar söyleyin; ama hasta ilaçlarını doğru kullanacağını söylüyor, 1 ay sonra bir geliyor ve ilaçlarını doğru bir şekilde kullanmadığı ortaya çıkıyor. Özellikle utanma meselesi de çocuklarda oluyor. Okulların da açılmasıyla birlikte çocuklar bu dönemde en büyük taşıyıcı haline geldiler.
Arkadaşında da varsa o çocuğunu ne kadar tedavi etseniz de arkadaşınızı da etmezseniz o çocuk düzelmez. Ama bu durumu da hiçbir aile gidip okula söylemiyor. Söylemediği için de bir zincir şeklinde bu durum gittikçe artıyor. Son 1 senede bizim gördüğümüz bin hastanın 30’u uyuz çıktı" dedi.