Batman'da 'Mekke'nin Fethi' konferansı düzenlendi
01 Ocak 2017 - 11:17
Anadolu Gençlik Derneği (AGD) Batman Şubesi, Yeni Kültür Merkezi Konferans Salonu'nda 'Mekke'nin Fethi' konulu bir konferans düzenledi. Konferans, yoğun bir katılım ile gerçekleşti. Programda, Halep'teki mazlumlar için açılan kermese vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi.
Programa İl Müftüsü Turgut Erhan, siyasi parti ve STK temsilcileri ile çok sayıda vatandaş katıldı.
Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan program, sinevizyon gösterimi ile devam etti.
Programın açılış konuşmasını yapan AGD Batman Şube Başkanı Lokman Özkan, 81 ilde 'Mekke'nin Fethi'nin kutlandığını söyledi.
Özkan, bu tür programların yılbaşı eğlencesi adı altında yapılan tüm çirkinliklere ve iffetsizliklere, aynı zamanda emperyalist küresel kuşatmanın kokuşmuş değerlerine bir cevap olduğunu belirtti.
"Biz Kudüs'ü Mekke'den, Diyarbakır'ı Kudüs'ten, İstanbul'u Diyarbakır'dan ayrı görmüyoruz' diyen Özkan, İslam coğrafyasında yaşanan zulümlere dikkat çektiği konuşmasında şunları söyledi:
"Bu zulüm bitsin, bu kan dursun, bu göz yaşı dinsin istiyorsak, Halep'te bombalanan, Akdeniz'de boğulan, Arakan'da yakılan, Afrika'da aç bırakılan, Doğu Türkistan'da zulme uğrayan, Gazze'de ambargoya mahkum edilen Müslümanların yüzü gülsün istiyorsak, kitabımıza kulak verelim. 'Allah'ın ipine sımsıkı sarılın, parçalanıp bölünmeyin.' Öyleyse çözümü hiçbir yerde aramaya gerek yoktur. Çözüm İslam birliğindedir, çözüm Müslümanların vahdetindedir."
Programın devamında minik çocuklar tarafından ayet ve hadisler okunup, ilahiler seslendirilerek, küçük bir gösteri yapıldı.
Ardından mikrofona geçen Batman İl Müftüsü Turgut Erhan, yaptığı konuşmada, Allah'ın insanoğlunu en güzel şekilde yarattığına dikkat çekerek "O mükemmel bir şekilde yaratmış olduğu insanı kâinata imtihan için göndermiş, ama bu dünyadan öte ahret aleminde onun için ebedi bir hayat hazırlamıştır. O ebedi hayatın nasıl kazanılacağını da burada insanoğluna vermiş olduğu ömür içerisinde kazanılacağını beyan etmiştir. Ancak mükemmel şekilde yaratmış olduğu insanın ebedi hayatını kazanabilmesi için de Allah, insanı hak yolundan, hakikat yolundan ayrılmaması için, yaratılış amaç ve gayesine uygun bir tarzda ömür sürmesi için, o ebedi hayatta yaratmış olduğu cenneti kazanabilmesi için Peygamberler ve kitaplar göndermiştir." dedi.
Erhan, konuşmasının devamında şunları söyledi:
"Hz. Muhammed'den (sav), Hz. Adem'e gelene kadar bütün Peygamberlerin, kitapların amacı ve gayesi yüce yaratanı bir bilip, tevhit inancını insanın beynine, aklına, fikrine, yaşantısına, ruhuna zerk etmesi, o doğrultuda bir hayat sürmesi, yani la ilahe illallah duygusunu hayata hakim kıldığı gibi, öncelikle nefsine hakim kılmasıdır. Bütün Peygamberlerin aktarmış olduğu birinci ilke ve değişmez yegâne ilke budur. Hz. Adem de bunun için çaba harcamış, ondan sonra gelen bütün peygamberlerin, gönderilen bütün kitapların birinci hedef ve gayesi; insan ve insanın da o i'lahyı Kelimetullah'ı kalbine, gönlüne ve o doğrultuda yaşamına geçireceği doğrultuda hareket tarzını oluşturması içindir."
"Peygamberimizin (sav) gönderiliş amacı, toplumu doğru ilkelere sevk etmekti"
Hz. Muhammed'in gönderiliş amacının insanları doğru yola sevk etmek olduğunu vurgulayan Erhan, "İnsanlık ne zaman ki insanlık değerlerini, insani özellik ve güzelliklerini kaybetmeye başlamış, yaratılış amacı ve gayesinden saptamış, Allah (cc) da insanın o yanlış yollardan hak yoluna dönebilmesi, hakikat yolunda ilerleyebilmesi için yeni bir Peygamber göndermiştir. Peygamberimizin (sav) gelmezden evvelki topluma baktığımız zaman insanlık her türlü değer ölçülerini yitirmiş, yollarını şaşırmış, küfür ve zulüm gönülleri karartmış, Allah'a giden yoldan insanlar uzaklaşmış, hayır ve fazilet namına ne varsa insan hayatından tamamen çıkarmış, hak kuvvete boyun eğmiş, ahlak bağları bozulmuş, çözülmüş. Kadına esir muamelesi yapılmış, insani bütün değerlerden insanlar adeta uzaklaşmış idi. Peygamberimizin (sav) gönderilmiş amaç ve gayesi, o toplumu düzeltmekti. O yanlıştan, doğru ilkelere doğru insanları sevk etmekti." ifadelerini kullandı.