Bir Koyup Üç Almayı Beklerken Vah Vah Yine Akp'yi Aldattılar

Sınırları dışında olmasına rağmen Kurdistan'ın kurulmasına Irak'tan daha fazla tepki gösteren bunun için sürekli Irak, İran'a ziyaretler gerçekleştiren Türk tarafı hiçbir şeyden haberdar edilmemiş.

Abd heyetinin devreye girmesiyle ateşkes imzalayan Irak tarafı bundan Türkiye'yi hiç haberdar etmemiş.

Mevlüt Çavuşoğlu medyadan edindiği haberle olayın takipçisi olacaklarını belirtti.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Irak ordusu ve peşmergenin ateşkeste anlaştığı yönündeki iddialara ilişkin "Hangi kapsamda yaptılar, hangi sonuçları doğuracak; bunları göreceğiz. Detaylarına bakmak lazım. Sınır kapılarının teslimi yapılacak mı, hiçbir çatışma olmadan nasıl olacak, bunları göreceğiz; çünkü bizi de ilgilendirir. Sınırın öbür tarafında kimin olduğu, bizi de yakından ilgilendirir. Takip edeceğiz" dedi. 

HAYAL ETTİKLERİ KADAR KAN DÖKÜLMEMİŞ

"Böyle kapsamlı bir çatışma olmadı. Biliyorsunuz Irak güçleri, Kerkük'e girdiği zaman peşmerge unsurları, Kerkük'ü terk etti. Yine Irak'ın Suriye sınırı tarafından Türkiye'ye doğru ilerleme olduğu zaman da ciddi çatışmalar olmadı. Esasen Irak Başbakanı İbadi de her zaman söyledi. 'Bizim amacımız, Irak'taki Kürtler'e savaş açmak değil; merkezi yönetime ait olan bölgeleri ele geçirmek, bir de Türkiye ve İran ile olan sınır kapılarının kontrolünü geri almak'. Esasen merkezi hükümete aittir, bu sınır kapılarının kontrolü. Şimdi tabi hangi kapsamda yaptılar, hangi sonuçları doğuracak; bunları göreceğiz. Sadece başlık olarak geçti. Bunların detaylarına bakmak lazım. Bu sınır kapılarının teslimi yapılacak mı, hiçbir çatışma olmadan nasıl olacak; bunları göreceğiz. Çünkü bizi de ilgilendirir. Sınırın öbür tarafında da kimin olduğu, bizi de yakından ilgilendirir. Hem siyaseten hem güvenlik hem de ticaret bakımından bizi de ilgilendirir. Takip edeceğiz."

Suriye'de yaşanan çatışmalar ve Türkiye'nin terörle mücadelesiyle ilgili de açıklamalarda bulunan Bakan Çavuşoğlu, şunları söyledi:  

"Şimdi İdlib ve diğer 4 bölgede biliyorsunuz ateşkesi tesis ettik. Gerginliği azaltıcı bölgeler, 'çatışmasızlık' olarak adlandırılan İdlib'in yanında bu alanlarda da tesis ettik. Buralarda, esasen rejimle ılımlı muhalefet çatışıyor ve onlar arasındaki çatışmayı durdurarak, siyasi süreci hızlandırmak istedik. Bir yıldır yaptığımız çalışmaların hedefi budur; çünkü siyasi müzakere yapabilmek için sahadaki çatışmaları durdurmak lazım. Bir tarafta savaşırken, diğer taraftan siyasi müzakere olmaz; ama Afrin'de teröristler, PKK/YPG var. Bu teröristler, hem Irak rejimini hem Irak'taki ve İdlib'deki ılımlı muhalefete hem de Türkiye'ye tehdit oluşturuyor. 

Dolayısıyla Afrin'deki olay, terörle mücadeleye girer. Yani bu çatışmasızlık bölgesiyle ilgili bir konu değildir. Çatışmasızlık bölgeleri, rejim ile muhalefet arasındadır. DEAŞ ile rejim arasında veya bizler arasında da çatışmasızlık olamaz. Terör örgütleri, etkisiz hale getirilmelidir. Amaç, budur. Burada tabi yaşayan sivil halkın zarar görmemesi için de her türlü adımı diğer yerlerde olduğu gibi itinayla atmak gerekiyor ve biz, sınırımızın hemen ötesinde terör örgütlerinin koridorlarını ya da yuvalanmasını istemiyoruz. Mücadelemiz, bu yöndedir ve bu yönde devam edecektir."