'Eğitimin kendine has teammülleri vardır'

Kültür ve Turizm Bakanı Prof. Dr. Nabi Avcı, 1923'ten bu yana en çok öğretmen atayan Milli Eğitim Bakanı olduğunu belirterek, "Artık bu rekorun kırılmasına imkan yok çünkü, atamalarla öğretmen açığını kapadık." dedi.

Maltepe Aydınoğlu Spor Tesislerinde eğitim yöneticileriyle bir araya gelen Avcı, eski bir Milli Eğitim Bakanı olarak eğitimcilerle bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Eğitim alanında bakandan bakana sistem değiştiği iddialarının doğru olmadığını aktaran Avcı, Milli Eğitim Bakanlığının kendine mahsus gelenekleri, teamülleri olan, kurumsal kimliği bakandan bakana değişmeyen, devlette süreklilik esasına dayanarak kendi eğitim politikalarını gerçekleştiren çok seçkin bir camia olduğunu anlattı.

Nabi Avcı, Türkiye'nin son 15 yılda çok köklü değişiklik, dönüşüm geçirdiğini, ulaşımda, altyapıda birçok yenilik yapıldığını belirterek, bu yeniliklerin ve değişimlerin başında eğitimin geldiğini kaydetti.

Eğitime, insana yapılan yatırımların olumlu ya da olumsuz sonuçlarının 15 yıl sonra görülmeye başlandığını ifade eden Avcı, "Sonuçlarını hemen görebildiğimiz projelerimiz de var. Fatih Projesi bunlardan biri. Bu proje dünyanın en büyük k12 eğitim destek programı ve portalıdır. Tamamını kendi eğitimcilerimiz ve uzmanlarımızla kendi milli kaynaklarımızla oluşturduk. Bazı şehir efsaneleri zaman zaman gündeme gerçeklerden daha çok damgasını vuruyor. Kendi başarılarımızı görme konusunda biraz tutuk davranıyoruz." diye konuştu.

Türkiye'de eğitim alanında özellikle son 15 yılda önemli gelişmeler yaşandığını, Türkiye'nin bu noktaya kolay gelmediğini kaydeden Avcı, şöyle konuştu:

"Milli Eğitim Bakanı olduğum sırada Helsinki'de bir toplantıya katıldım. Finlandiya eğitim konusunda dünyada en üstün ülkelerinden birisidir. Toplantıda bir muhabir iki ülkenin eğitim sistemini karşılaştırmamı istemişti. 'Karşılaştıramayız' dedim. Finlandiya'da öğrenci sayısı 550 bin. Benim bakanlığım sırasında öğrenci sayısı 17 milyondu. Finlandiya'nın 5,5 milyon nüfusu var. Bizim öğrenci sayımız bile onların nüfusunun 3 katı. Onlardaki öğretmen sayısı 55 bin civarında, biz de 550 bin öğretmen var. Ancak kaliteyi karşılaştıracak olursak 550 bin öğrencinin Finlandiya'da aldığı eğitimi Türkiye'de alan en az 2 milyon öğrenci var. Bizim amacımız diğer öğrencilerimizi de aynı seviyeye çıkarmak. Türkiye bu alanda çok şeyler yaptı, yapmaya devam edeceğiz. Türkiye son 15 yıldır bütçesinden en büyük payı eğitime ayırıyor. Hem miktar hem de nitelik çok değişti. Eskiden en büyük pay milli savunmanındı. Milli savunmanın bütçesi azalmadı ancak milli eğitime ayrılan pay arttırıldı. Milli eğitim bütçesi birinci sırada. Şimdi görev yapan her 2 öğretmenden biri bu dönemde atandı. Cumhuriyet tarihinde, 1923'ten beri ben en çok öğretmen atayan Milli Eğitim Bakanı oldum. Rekor kırdık, artık bu rekorun kırılmasına imkan yok çünkü, atamalarla öğretmen açığını kapadık. Derslik sayılarımız arttırıldı. Okul imkanlarımız yükseltildi."

Bakan Avcı, Milli Eğitim Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı arasında bir eğitim protokolü imzalandığını hatırlatarak, protokol hazırlanırken Milli Eğitim Bakanı, imzalanırken Kültür ve Turizm Bakanı olduğunu, projenin her kısmında yer aldığını söyledi.

Protokolle, özellikle müze ve ören yerlerinin eğitim yeri olarak kullanabilmesinin sağlanacağını vurgulayan Avcı, sözlerini, "Şehir dersleriyle çocuklarımızın yakın çevre ve tarih bilinci geliştirilecek. Müzelerimiz eğitim alanları olarak kullanılacak. Bunun çalışması tamamlandı. Bunları gerçekleştireceğiz. İyi şeyler yapıyoruz, iyi gidiyoruz. Bu konuda katkılarından, gönüllü çalışmalarından dolayı siz değerli eğitimcilerimize çok teşekkür ederim" diye tamamladı.

Kaynak : Trthaber.com.tr