Fıtık eden meslek
Bu hafta pandemi döneminde işleri neredeyse duran evden eve taşıma sektörünü yakından deneyimledim. Halkalı’dan Şişli’ye bir evi taşıdık. Sırtıma 3 kişilik kanepeyi verip 5’inci kattan indir dediler. Günlük kazancın 120 lira olduğu bu işte çalışanların...
SON dönemde salgının en büyük etkilerinden biri de tüketici alışkanlıklarındaki zorunlu değişikliklerde oldu. Özellikle koronavirüsün ilk çıktığı dönemlerde fiziki alışveriş yerini online alışverişe bırakırken bu dönemde paket servis, kurye ve kargo gibi taşımacılık hizmetlerine olan talep ciddi artış gösterdi. Ancak aynı zamanda taşımacılık sektörünün içerisinde olup da olumsuz etkilenen tek alan evden eve nakliye işleri oldu.
CİDDİ BEL RAHATSIZLIĞI
Ben de bu dönemde işleri azalan bu sektörü yakından deneyimledim. Bu ara işler kesat olduğu için şansıma küçük bir ev denk geldi. Küçükçekmece Halkalı’dan Şişli’ye 4 kişi bir evi taşıdık. İşe koyulmadan önce bugünkü çalışma arkadaşlarıma yaptıkları iş ile ilgili bazı detayları soracaktım ki hepsi bir ağızdan en büyük şikâyetlerini dile getirdi. O da bu mesleğin artık doğasında olan fıtık hastalığı. Anlattıklarına göre bu işe girenin fıtık olmadan çıkma şansı yok. Hepsi soluğu hastanede alıyor. Üstelik çoğu bel fıtığı olmasına rağmen çalışmaya devam ediyor.
İŞLER BİRAZ DURGUN
Sohbet esnasında konu iş yoğunluklarına geliyor. Onlar için bu ara işler pek güzel gitmiyormuş. “Pandemide kimse taşınma planı yapmıyor. Biz her mart ayı ile birlikte yoğun bir tempoda çalışmaya başlıyorduk. Bahar aylarında insanlar taşınma telaşına düşüyordu. Ama artık kimse bizi aramıyor. Normalde bu günlerde telefonlarımız susmazdı. Şimdi telefon gelsin diye bekliyoruz. Günde bir ev taşırsak günü kurtarıyoruz. Eski hareketli günleri çok özlüyoruz” diyorlar.
REFERANSLA YÜRÜYOR
Ev taşımak önemli iş. Ev sahipleri için de nakliyeci için de zorluğu büyük. İyi bir nakliyeci bulmak, doğru fiyatta anlaşmak zor. Zaten genelde de yakın çevrenin referansı ile yeni işler geliyormuş. Ev sahibi ‘aman eşyalara zarar gelmesin’ diye kılı kırk yararken nakliyeci de onlarca hatta bazen yüzlerce kilogram ağırlığındaki eşyaları ‘en kolay nasıl indiririm’ diye düşünüyor.
ÖNCE BÜYÜK EŞYALAR
Sohbet güzel gitse de işe koyulma vakti geliyor. Evde önce büyük eşyaların taşınması gerekiyormuş. Koltuk takımı, yatak ve beyaz eşyalar öncelikli. İlk işlem ise koruma... Önemli eşyaları kalın bir battaniye ile sarıp üzerinden streç filmi sıkıca geçiyoruz. Taşınma işlemlerinde sitelerde ve apartmanlarda komşulara rahatsızlık vermemek için süre kısıtlı. O yüzden hızlı olmak şart. Ben streç filmle eşyaların etrafından hızlıca dönerken yorulmaya başladım bile.
SIRTLAN BAKALIM KOLTUĞU HEMEN
Kanepeleri, beyaz eşyaları güzelce korumaya aldıktan sonra sıra aşağıda bekleyen kamyonu doldurmaya geliyor. İki kişi, üç kişilik bir kanepeyi evden çıkarıp binanın koridoruna getirdikten sonra merdivenlerin başında dikilen Erkan Kılıç, “Al bakalım sırtına geri geri indir kanepeyi” diyor. Ben şaka yaptığını zannediyorum ama ciddiymiş. Ben arkamı dönüp sırtıma almaya çalışıyorum ama beni uyarıyor. Meğerse iki elimle yukarı dikip merdivenlerden geri geri inmem gerekiyormuş. Bir kat iniyorum ama sırtımda kanepeyle merdivenden dönemiyorum. Yardım istiyorum. Dönüşü iki kişi tamamlıyoruz. Bir kat daha inip pes ediyorum. Bu tek kişinin yapacağı iş değil ama onlar sırtına alıp 5 kat aşağı indiriyor.
NAKLİYECİNİN KÂBUSU
Sıra beyaz eşyalara geliyor. Onları da iki kişi indiriyoruz. Ama burada hayat kurtaran detay asansör. Bazı binalarda asansörde eşya taşımak yasak. Bazılarında ise hiç asansör yok. İşte o zaman nakliyecinin kâbusu başlıyor. Bazen 5’inci, bazen 10’uncu kattan eşyaları sırtında indirmek zorunda kalıyorlarmış. Benim şansıma asansör vardı. Büyük eşyalar sığmasa da küçük eşyalar ve koliler için defalarca merdiven inip çıkmak zorunda kalmadım en azından. Zaten bir iki kere katları inip çıktıktan sonra insanda çalışacak güç kalmıyor. Bir de ev büyük ve eşya çoksa o zaman işler zorlaşıyor.
ASIL MESELE ÇIKARMAKTA
Halkalı’da iş bitiyor ve Şişli’ye varıyoruz. Eşyaları kamyondan indirip yeni eve yerleştirme işi insanın gözünde büyüyor. ‘Şimdi kim çıkaracak bu eşyaları yeniden’ diyorum kendi kendime. Burada da asansör olduğunu görünce içten içe seviniyorum. Yine önce büyük eşyaları sonra küçükleri taşıyoruz. Aşağı indiğimde elim hep küçüklere gidiyor ama büyükler bitmeden onları almak yasak. Sonunda ine-çıka eşyaları bitiriyoruz. Ev sahibi işlemden memnun biz de yorgun şekilde ayrılıyoruz.
1+1 daire taşıması 900-1200 TL
2+1 daire taşıması 1200-1500 TL
3+1 daire taşıması 1500-2000 TL
4+1 daire taşıması 2000-5000 TL
NE KADAR KAZANIYORLAR?
Küçük evler için 3, büyük evler için 5-6 kişilik ekipler çalışıyor. Bir nakliyecinin günlük yevmiyesi 120 lira. Bu sadece taşıma için geçerli. Eğer ev sahibi perde takma, dolap montajı gibi işler isterse ekstra ödeme yapması gerekir.
FACEBOOK YORUMLAR