Hong Kong'un yeni lideri Lam göreve başladı
Hong Kong'un yeni lideri Carrie Lam, Çin merkezi yönetimine bağlılık yemini ederek görevine başladı.
Çin'in Hong Kong Özel İdari Bölgesi'nde geçen mart ayında yapılan başyönetici seçiminden zaferle ayrılan Carrie Lam, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in huzurunda Pekin merkezi hükümeti ve Hong Kong halkına bağlılık yemini ederek görevi selefi Leung Chun-ying'den devraldı.
Eski bir İngiliz kolonisi olan Hong Kong'un ilk kadın başyöneticisi olan Lam, "Hong Kong'u halkının hayatından hoşnut olarak yaşayacağı bir yer yapmayı amaçladığını" söyledi.
Bölgenin Çin'e geri verilmesinin 20. yıl dönümü kutlamaları dolayısıyla Hong Kong Sergi ve Fuar Merkezi'nde yapılan törene katılan Şi ise Pekin merkezi hükümeti olarak "tek ülke iki sistem" prensibinin gözeticisi olacaklarını dile getirdi.
"Çin karşıtı söylem ve tavırlara müsamaha göstermeyeceklerini" vurgulayan Şi, Çin ile Hong Kong'un güvenliği ve istikrarına zarar verici çabalara izin verilmeyeceğini belirtti.
Hong Kong'da yaklaşık 40 yıllık kamu hizmeti bulunan Lam, 26 Mart'ta bin 194 üyeli seçim komisyonunun yaptığı başyönetici seçiminde 777 oy alarak bölgenin yeni lideri olmaya hak kazanmıştı.
Liderliğine kesin gözüyle bakılıyordu
Etkili ve pragmatist yönetici karakteriyle bilinen Carrie Lam'ın, Pekin yönetimi tarafından desteklendiği için bölgeyi gelecek 5 yılda yönetecek lider olarak seçilmesine kesin gözüyle bakılıyordu.
Hong Kong'un içişlerinde bağımsız, dışişleri ve savunma alanlarında Çin'e bağlı olmasını öngören "tek ülke iki sistem" prensibiyle yönetilen bölgedeki sivil toplum örgütleri, Çin Komünist Partisinin Hong Kong'daki demokrasi ve evrensel değerlere karşı olduğu gerekçesiyle Pekin hükümetinin müdahalelerini protesto için büyük çaplı gösteriler gerçekleştirmişti.
Dünyanın en önemli finans merkezlerinden Hong Kong'da 2014'te Çin'in bölge liderinin kendi belirleyeceği adaylar arasından seçilmesi kararını protesto eden "şemsiye devrimi" olaylarının ardından yapılan ilk siyasi seçimde Pekin hükümetine yakın olan Lam, bölge halkının yoğun eleştirilerine hedef olmuştu.
Kapitalist ekonomi modeli ve "üst seviyede özerklik" yapısını koruması koşuluyla bölgeyi 1997'de İngiltere'den devralan Çin, Hong Kong liderinin halk tarafından seçilmesi yerine geniş temsilli bir komite tarafından kendi belirleyeceği adayların oylanacağı bir sistemi uyguluyor.
Gözlemciler her ne kadar "tek ülke iki sistem" ilkesiyle idare edilse de Çin hükümetinin Hong Kong üzerindeki etkisini sürekli artırdığını ifade ediyor.
Kaynak : Trthaber.com.tr