Online oyunlar ciddi tehlikeler oluşturuyor
Bir dizi temasta bulunmak için Diyarbakır'a gelen Yeşilay Genel Müdürü Savaş Yılmaz, yapacakları çalışmalar hakkında bilgilendirmelerde bulundu.
Büyükşehir Belediyesi Başkanı Cumali Atilla'nın daveti üzerine şehre geldiğini dile getiren Yılmaz, madde bağımlılarının tedavisine yönelik Yeşilay Danışmanlık Merkezi (YEDAM) açılacağını söyledi
Yılmaz, "İnşallah Büyükşehir Belediyesinin katkılarıyla çok kısa bir sürede içerisinde YEDAM'ın bir şubesini de Diyarbakır'a kazandırmış olacağız. YEDAM'daki en büyük amacımız, madde bağımlılarının gerekli psikososyal destekle topluma entegre edilmesidir. Eğitim hayatına devam ediyorsa bunu devam ettirmesi, iş istihdamı gerekiyorsa aynı şekilde bunun yapılması suretiyle sosyalleşmesi için toplumda verimli bireylerin olmasını amaçlıyoruz. YEDAM, Diyarbakır'daki eksikliği gidermek ve madde bağımlılarının topluma kazandırılması için bir vesile olacaktır." dedi.
"Tütün kullanımında yaklaşık yüzde 18'lik azalma oldu"
Tütünle mücadele noktasında başarılar elde ettiklerini belirten Yılmaz, sözlerine şöyle devam etti: "Şu an toplam nüfusun yaklaşık yüzde 2,7'si hayatında bir kez bile olsa yasa dışı maddeyi denemiş durumda. Türkiye, 2008 yılında Tütün Çerçeve Anlaşması'nı imzaladıktan sonra özellikle tütünde çok önemli adımlar attı. Türkiye, Dünya Sağlık Örgütünün bu anlamdaki bütün prensiplerini uygulayan ve bu yükümlükleri yerine getiren sayılı ülkelerden biridir. Bu anlamda çok ciddi bir başarı elde ettik. Hem kullanım alanlarının sınırlandırılması hem de diğer yasal kazanımlarla birlikte toplum olarak çok önemli kazanımlar elde ettik. Bu ise kullanım alanlarına yansıdı. Türkiye'de 2008'den 2014'e kadar tütün kullanımında yaklaşık yüzde 18'lik azalma oldu."
Bu alandaki denetimleri kolaylaştırmak için hazırlanan "Yeşil Dedektör" uygulaması hakkında Yılmaz, "Akıllı telefonlarda bu uygulamayı indirebilir, oturduğunuz restoran veya kafe ortamında sigara ihlali varsa bunu tek tuşla ve çok hızlı bir şekilde ilgili ihbar yerlerine bildirebiliyorsunuz. Duyarlı herkesi bu uygulamayı indirmeye davet ediyorum. Bunu yapmamızın en büyük nedeni de bu kazanımları denetlemektir. Vatandaş olarak haklarımızın peşine düşmemiz gerekiyor. Türkiye'de özellikle genç nüfusun fazla olması avantaj olarak düşünülmüştür fakat genç nüfusla ilgilenmez, hayatlarındaki boşlukları pozitif şeylerle doldurmazsanız bu avantaj risk oluşturmaya başlar. Son dönemde gençlerde madde bağımlılarıyla ilgili artan bir kullanım trendinden söz etmek mümkündür." ifadelerini kullandı.
Teknoloji bağımlılığına değinen Yılmaz, akıllı telefon ve benzeri cihazlarla internet erişiminin kolaylaşması ve sosyal medyanın bilgi edinme yeri olarak görülmesinin zaman zaman problemlere yol açabildiğini vurguladı.
"İnternet ve sosyal medya problemli alanlardır"
Yılmaz, internetin günlük hayatı kontrol altına almaya başladığı durumda teknoloji bağımlılığından söz edilebileceğini belirterek, "Bir kişi bütün enerjisini bir maddeyi bulmaya ya da bırakmaya harcıyorsa bu da bir tür bağımlılıktır. Teknoloji dediğimiz internet ve sosyal medya biraz daha problemli alanlardır. Artık arkadaşlarınızla, ailenizle görüşmüyorsunuz. Belki de işinizi iyi yapmadığınız için işinizden oluyorsunuz. Yemek yemiyor, temizliğinize dikkat etmiyorsunuz. Yeşilay olarak bu konuyu da ele aldık. Dünyada ilk defa teknoloji bağımlılarına ilişkin önleme faaliyetleri yapan kuruluşuz. Bugün anaokulundaki eğitim içeriklerimiz teknoloji bağımlılıklarıyla başlıyor. O teknoloji bağımlılığı bütün yaş grupları için artık temel eğitim içeriklerimizden biri. Teknoloji bağımlılığı bizim kontrolümüz dışında çok büyük bir mecradır." şeklinde konuştu.
"Online oyunlar ciddi tehlikeler oluşturuyor"
Online oyunların özellikle çocuklar için ciddi tehlikeler oluşturduğunu dile getiren Yılmaz, şunları söyledi: "Bazen vakit geçirmesi için çocuklarımızı teknolojiye yönlendirip biraz da kendi işimizi kolaylaştırdığımızı varsayıyoruz. Online oyunlar özellikle çocuklar için ciddi tehlikeler oluşturuyor. Türkiye'de bununla ilgili içeriğin bize uygun olup olmadığını belirten mekanizma yok. Dolayısıyla çocuğunuzu öyle bir mecraya kontrolsüz bıraktığınızda aslında onu bütün bu tehlikelere terk etmiş oluyorsunuz."
"Kontrolsüz kullanımlar fayda getirmiyor"
Sosyal medyanın diğer bağımlılık türlerine ilişkin tehlikeleri de içerdiğini ifade eden Yılmaz, "Bazı madde satıcılarının bu faaliyetleri yürüttüğünü görebiliyoruz. Tabi biz bunlarla ilgili çalışmalar yapıyoruz ama sonuçta bu çok büyük bir mecra. Sosyal medya, online oyunlar ve diğer teknolojik unsurlarla ilgili şunları söylüyoruz. Yerinde ve zamanında kullanım elbette gerekli ama özellikle kontrolsüz, sınırsız kullanımlar çok fazla fayda getirmiyor. Anne ve babaların bu noktada kontrolü elinde bulundurup çocuklarının internette nereye girdiğini, ne yaptığını kontrol etmesi gerekiyor. Çocuğumuza dergi alırken 'İçeriği ne, kim yazıyor, hangi resimleri kullanıyor?' gibi denetimden geçiriyorsak aslında bu tür oyunlarda da aynı şeyi yapmamız gerekiyor. Yoksa çocuk tamamen o oyunu üreten ve piyasaya süren yapıların mesajlarını zihnine alır." diye konuştu.
"Hayatımızdaki boşlukları pozitif aktivitelerle doldurabilmeliyiz"
Yılmaz, son olarak ebeveynlere tavsiyelerde bulunarak, "Aslında bağımlılık kişinin hayatındaki boşlukları nasıl doldurduğu ile ilgili bir sonuçtur. Hayatımızdaki boşlukları spor, sanat ve diğer pozitif aktiviteler, manevi bazı işler ve bazı değerlerle doldurabilirsek çocuğumuzun da bağımlı olmasının önüne geçmiş oluruz ama öncelikle anne babaların iyi bir anne baba olması gerekiyor." dedi.