Perinçek Paralel Dışişleri Bakanı mı?
BÜLENT ARINÇ'TAN DOĞU PERİNÇEK İMALI AÇIKLAMA
TBMM Eski Başkanı Bülent Arınç, Gülen Cemaati (FETÖ) soruşturması kapsamında 1 yıldan fazla bir süredir tutuklu bulunan Manisalı hemşehrisi 82 yaşındaki Mustafa Türk'le ilgili sert bir açıklama yaptı.
Sosyal medyada dolaşan Mustafa Türk'ün eşinin "Mustafa Türk'ü Bülent Arınç'a sorun" başlıklı video üzerine 2 sayfalık yazılı bir açıklama yapan Arınç, "40 yılı aşkın süredir tanırım" dediği Mustafa Türk'e kefil oldu.
Manisa'da FETÖ konusunda Mustafa Türk'ten önce de benzer bir mağduriyet için devreye girdiğini belirten Arınç, "Mağduriyeti Adalet Bakanlığının o dönemdeki en üst yetkilileri nezdinde dile getirdiğimde 'ilgileneceklerini' söylemişler fakat kanser hastası tutuklu şahıs tahliye edilmemiş ve ağır cezaevi şartlarında ölmüştü! Şahsın cenaze namazı kılınırken 'ilgililer' beni arayarak 'tahliye oldu" demişlerdi. Ne ölümden, ne cenazeden ne de tabut içinde tahliyeden haberleri vardı" ifadelerini kullandı.
ŞEHADET EDERİM Kİ!..
82 yaşındaki tutuklu Mustafa Türk için "15 Temmuz öncesi için kendisinin Fethullah Gülen'i sevdiğine, saydığına şahadet ederim! Ve yine şahadet ederim ki, 40 yıllık tanışıklığımız süresince kendisinin en ufak bir kötülüğüne, devlete ve millete karşı su-i kastına şahit olmadım! Kendisi hakkında kimseden en ufak bir söz de duymadım!" dedi.
MİLLETİN İRADESİ DEĞİLDİR
"82 yaşında, çok ciddi sağlık sorunları olan ve başkasından yardım almadan hareket edemeyen yaşlı bir insanı tutuklu yargılayan ve ellerini kelepçeleyen irade milletin iradesi değildir" diyen Bülent Arınç, şöyle devam etti:
"O irade, 'hukuk, siyasetin köpeğidir' diyen ve Mustafa Türk örneğindeki gibi mağduriyetlere yol açan hukuksuz yargı süreçleri için, büyük bir sevinçle 'Türk yargısı son 50 yılın altın devrini yaşıyor' diyenlerin iradesidir."
DOĞU PERİNÇEK'İN SÖZLERİ
Bülent Arınç isim vermedi ancak büyük harflerle dile getirdiği iki söz Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'e aitti.
Perinçek bir programda "Hukuk siyasetin köpeğidir" demiş, bir basın açıklamasında da FETÖ soruşturmalarıyla ilgili olarak "Türk yargısı son 50 yılın altın devrini yaşıyor" iadelerini kullanmıştı.
HDP Dış İlişkilerden Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı ve Bingöl Milletvekili Hişyar Özsoy, Meclis Plan Bütçe Komisyonu'nda gerçekleşen, Dışişleri Bakanlığı bütçe görüşmelerinde söz aldı.
"PARALEL DIŞ İŞLERİ BAKANI PERİNÇEK"
Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'in "paralel Dışişleri Bakanı" gibi konuştuğunu savunan Hişyar Özsoy, şunları söyledi:
"HDP olarak biz yüzde 10-12 gibi bir oyu temsil ediyoruz, CHP yüzde 25. Ben iddia ediyorum, CHP'nin bilgisi Doğu Perinçek'in bilgisinin çeyreği kadar değildir. Bakın, takribi olarak 100-120 bin civarında bir oy almış Vatan Partisi Başkanı'ndan bahsediyoruz.
KİM BU İNSANLAR?
Hükümete yakın basına bakıyorum sanki paralel Dışişleri Bakanı gibi konuşuyor, şaşırıyorum. 'Rusya'yla ilişkileri düzelttik, darbeyi biz haber verdik' diyorlar. Kim bu insanlar? Gerçekten düşünüyorum. Meclis'te grubu yok."
Dış politikada "Avrasyacılık güzellemeleri" yapıldığını söyleyen Özsoy, "Dış politikada öyle görünüyor ki bir Avrasyacılık güzellemeleri yapılıyor, anlamaya, anlamlandırmaya çalışıyoruz. 'Ergenekon' denilen yapının dış politikaya müdahalesi olduğu tartışmaları söz konusu. Sadece dış politika değil, iç politikada da 100-120 bin oy almış, bu kadar muteber bir Doğu Perinçek, bir taraftan 6 milyon oy almış Selahattin Demirtaş, Eş Genel Başkanımız cezaevinin içerisinde. Bu dengelerle hem iç hem dış siyaseti konuşmaya çalışıyoruz" diye konuştu.
"PYD'NİN BUHARLAŞACAK HALİ YOK"
Türkiye'nin Rusya'yla yakınlaşmasının nedeninin Suriye'de yaşayan Kürtler olduğunu söyleyen Özsoy, şöyle devam etti:
"Geçenlerde 'Soçi'deki toplantıya PYD katılsın, katılmasın' tartışması üzerine Rusya Dışişleri Bakanlığı'ndan bir açıklama geldi ve 'Bu insanlar oranın vatandaşı' dediler. Bakın, PYD'yle sıkıntı şu an yaşıyor olabilirsiniz. Ama Suriye'de bir denklemin kurulabilmesi için Kürtlerin o siyasal sürecin içerisine dahil edilmesi lazım.
Kürtler, derken sadece Türkiye'yle iyi ilişkileri olan kesimleri söylemiyoruz, YPG, PYD dahil oradalar, orada yaşıyorlar. Yani buharlaşıp gidecek halleri yok."
"KÜRTLER STATÜ İSTİYOR"
Türkiye'nin Kürtlerin durumuyla ilgili politika üretmesini öneren Hişyar Özsoy, "Türkiye'nin, aktif bir şekilde, oradaki Kürtlerin durumunun ne olacağına dair bir politika üretmesi lazım. Irak için, Türkiye için bunu yapması lazım. Amerika, Rusya ve Avrupa Birliği'yle ilişkilere baktığımız zaman yakınlaşma, uzaklaşma olabilir ama merkezinde Orta Doğu'da artık bölgesel ve küresel bir karakter almış olan Kürt meselesine yaklaşımın son derece belirleyici olduğunu düşünüyoruz" dedi.
Kürtlerin statü istediğini belirten Özsoy, "100 yıl boyunca Orta Doğu'daki o statükonun dibine gömülen Kürtler varlar bir şekilde ve bir statü istiyorlar, bunu Irak'ta da istiyorlar, bunu Türkiye'de de istiyorlar, bunu Suriye'de de istiyorlar" ifadelerini kullandı.
İç politikadaki sorunlar çözülmeden başarılı bir dış politika yürütülemeyeceğini söyleyen Özsoy, "İçeride, evde bu kadar çok sıkıntı olduğu zaman dışarıda toparlamanın çok fazla imkanı olmadığını düşünüyoruz. Dolayısıyla, dış politikanın içeride başladığını, burada başladığını düşünüyoruz. Zaten çok fazla tartışma konusu olan AB-Türkiye ilişkilerinde, Türkiye-Amerika ilişkilerinde bu durumlara baktığımız zaman şu içeride yaşadığımız meselelerin önemli oranda şekillendirdiği gerilimler bunlar" şeklinde konuştu.