Son dakika: Aksaray'da öğrenciye dayak olayında flaş gelişme! Küçük çocuk yaşadığı dehşeti anlattı: Kanlı kazağımı çıkarıp...

Son dakika... Aksaray'da yaşanan "dayak" olayı Türkiye'nin gündemine oturmuş, görüntüler infial yaratmıştı. 10 yaşındaki öğrencisini sınıftan çıkarıp döven öğretmenin mesleğine son verilirken, İl Milli Eğitim Müdürlüğüne memur olarak atanması ise tartışma yaratmıştı. O öğretmen Ali Rıza Y.'nin (40), 1,5 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanmasına başlanırken, 10 yaşındaki öğrenci de ifadesinde, yaşadığı dehşeti anlattı. İşte Türkiye'nin konuştuğu olayda korkunç detaylar...

SINIFTAN ÇIKARIP DÖVMEYE BAŞLADI

Olay, geçen yıl 14 Aralık'ta Ortaköy ilçesi Şehit Salih Aksu Ortaokulu'nda meydana geldi. Matematik öğretmeni Ali Rıza Y., bir öğrencisinin, "Hocam, T.K. size küfretti" sözleri üzerine sınıftaki T.K.'yi koridora çıkarttı. Ali Rıza Y., kendisine neden küfrettiğini sorduğu erkek öğrencisi T.K.'yi defalarca tokatlayıp boğazını sıktı. Gürültüleri duyup, sınıftan çıkan teknoloji ve tasarım öğretmeni Gülcan Ünlü, burnu kanayan T.K.'yi meslektaşının elinden kurtardı. Olay anı güvenlik kamerasına yansırken, T.K. yaşadıklarını babası Duran K.'ye anlattı. Oğlunu hastaneye götüren Duran K., 10 gün iş göremez raporu alıp savcılığa suç duyurusunda bulundu.

İL MİLLİ EĞİTİME MEMUR OLARAK ATANDI

Milli Eğitim Bakanlığı, olayın ardından başlatılan idari soruşturma kapsamında Ali Rıza Y.'nin öğretmenlik mesleğine son verdi. Ali Rıza Y., İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nde memur olarak göreve başladı.

Yürütülen adli soruşturma kapsamında Ali Rıza Y. hakkında, 'Beden ve ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı, kamu görevlisinin sahip bulunduğu nüfuzu kötüyü kullanmak suretiyle basit yaralama' suçundan 1,5 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.

"KANLI KAZAĞIMI ÇIKARIP YENİ KAZAK ALDI"

Ortaköy Asliye Ceza Mahkemesi'nde bugün görülen duruşmaya, tutuksuz yargılanan Ali Rıza Y. koronavirüs rahatsızlığı nedeniyle karantinada olduğu için katılamadı. Şiddete uğrayan öğrenci T.K., annesi Gülsüm ve babası Duran K. ile avukatlar salonda hazır bulundu. Duruşmada olayın ardından T.K.'ye psikolojik destek veren rehber öğretmen, T.K.'nin olaydan sonra tedirgin olduğunu ancak okulunu değiştirdikten sonra kendisini toparlamaya başladığını belirtti. Pedagog eşliğinde yaşadıklarını anlatan T.K. de şiddete uğradıktan sonra öğretmeni Ali Rıza Y.'nin kanlı kazağını değiştirip ailesine söylememesi için tehdit ettiğini belirtti. T.K. ifadesinde, "Arkadaşım M. bana iftira attı. Öğretmenime gidip benim hakkında küfrettiğimi söyledi. Öğretmen sınıfa geldi. Kazağımdan tutup beni çekerek koridora çıkardı. Beni dövdü. Öğretmenim dövdükten sonra burnum kanadı. Kan, kazağım, pantolonum ve ayakkabıma da damladı. Öğretmenim benim kazağımı çıkartıp, yeni kazak aldı. Ben bu kazağı yakacağım, dedi. Bu olayı ailene söyleme diye tehdit etti" dedi.

"ÇOCUĞUMUN YÜZÜNDE TOKAT İZİ VARDI"

Gülsüm K. de aynı okulda öğrenim gören diğer çocuğunun haber vermesiyle okula gittiğini ve oğlu T.K.'yi ilk gördüğünde yüzünde tokat izinin olduğunu söyledi. Gülsüm K., "Ben olayı 1,5 saat sonra öğrendim. Okula gittiğimde çocuğumun yüzünde attığı tokat nedeniyle 5 parmağının izi duruyordu. Çocuğumun kanlı kazağını çıkartıp yeni kazak almışlar. Pantolon ve ayakkabısında kan damlaları vardı. Ben öğretmenden şikayetçiyim. En ağır cezayı almasını istiyorum'' dedi.

"MEMUR OLARAK ÖDÜLLENDİRİLMESİNİ İSTEMİYORUM"

Öğretmenlik mesleğine son verilen Ali Rıza Y.'nin İl Milli Eğitim Müdürlüğü'ne memur olarak atandığını hatırlatan Gülsüm K., "Milli Eğitim Müdürlüğü'ne memur olarak atanıp ödüllendirilmesini istemiyorum. Ceza almasını istiyorum" diye tepki gösterdi.
Duran K. de pastanede çalıştığı sırada haberi aldığını belirterek, "Patronum bana 'Acele okula gitmen gerekiyor' dedi. Ben de yürüyerek okula giderken yolda eşim ve çocuklarla karşılaştım. Sonra oğlumu hastanede götürüp, sağlık kontrolünden geçirdik ve rapor aldık. Öğretmenin en ağır cezayı almasını istiyorum. Oğlum, öğretmeniyle 10 gün önce de sorun yaşamış. Öğretmen oğluma, 'Sınıfta sigara içtiğimi söylemişsin. Benim hakkımda iftira atmışsın' demiş. Oğlum da 'Ben böyle bir şey söylemedim' demiş. Oğlumun dersleri biraz zayıftı. Öğretmeni matematik dersinde, 'sen beceriksizsin' diye matematik dersi yerine resim çizdiriyormuş" diye konuştu.

"BURNU KANIYORDU"

Gürültüleri duyup sınıftan çıkarak öğrenci T.K.'yi meslektaşı Ali Rıza Y.'nin elinden kurtaran teknoloji ve tasarım öğretmeni Gülcan Ünlü de duruşmada yaşananları anlatarak, ''Olayın olduğu gün 5-A sınıfında dersim vardı. Astım ve bronşit hastası olduğum için kapıyı biraz aralı olarak bırakmıştım. Koridordan gürültü duydum. Sonra tokat sesi geldi. Tokat sesini duyunca elimdeki kağıt ve kalemi fırlatıp, koridora koştum. Öğretmen Ali Rıza Y.'nin bir eliyle öğrencinin boğazını sıktığını, diğer eliyle de tokat atmak üzere olduğunu gördüm. Hemen, önüne geçip, çocuğa tokat atmasını engelledim. Bağırdım, 'Ne yapıyorsun, çocuğu niye dövüyorsun?' dedim. T.K.'nin burnu kanıyordu. Sonra Oğuz Kurudağ hocamız geldi. T.K.'yi lavaboya götürdü. Durumu müdüre bildirdik. Müdür Bey de yetkililere aktardı" dedi.
Mahkeme heyeti, koronavirüs rahatsızlığı nedeniyle duruşmaya katılamayan Ali Rıza Y.'nin ifadesinin alınması, Aksaray Valiliği, İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü yetkililerinin olayla ilgili düzenledikleri raporların istenmesine karar verip, duruşmayı 15 Şubat 2022'ye erteledi.

T.K.'NİN DEDESİ: MİLLİ EĞİTİM ONA MÜKAFAT VERDİ

Duruşmanın ardından açıklama yapan T.K.'nin dedesi Selahattin K., Ali Rıza Y.'nin öğretmenlik mesleğine son verilip, İl Mili Eğitim Müdürlüğü'nde memur olarak başlamasını mükafat olarak gördüğünü belirterek şunları söyledi:

"Öğretmenin, memur olarak göreve devam etmesi başlı başına bir sorun. Bu durum bizi çok üzüyor. O öğretmen, görevden alınması lazım. Milli Eğitim Bakanlığı ona mükafat verdi. Sen bu öğretmenliği yapamıyorsun, otur şu masaya, salla başını al maaşını, dediler. Olayda dövülenin yanına kar kalır. Ben bu durumdan bunu anladım. Torunumun psikolojisi bozuldu. Sağ olsun devletimiz ilgileniyor. Psikolog geliyor görüşme yapıyor. Okuluna da başladı."

Sanatçı Şahan Gökbakar'ın, torunu T.K.'ye sahip çıkıp özel koleje gönderilme imkanı sağladığını hatırlatan Selahattin K., ''Şahan Gökbakar’dan da Allah razı olsun, ona çok teşekkür ediyorum. Onu gözlerinden öpüyorum. Ömrü uzun olsun. Allah onu evlatlarına, annesine babasına bağışlasın. Bir ağabeyi olarak özel koleje yazdırdı. Karnesi de iyi, teşekkür belgesi aldı. İnşallah daha iyi olacak. Bu okulda daha iyi oldu'' dedi.

"ŞİDDETİN BOYUTU BİR KEZ DAHA ORTAYA ÇIKTI"

Aile avukatı Ali Oğuz Şahin de tanıkların ifadesiyle T.K.'nin uğradığı şiddetin boyutunun bir kez daha ortaya çıktığını söyledi. Şahin, ''Mahkemeden birtakım taleplerimiz oldu. Sanığın duruşmaya gelmemesi ve ifadesinin alınmaması üzerine mahkeme bu celsede bir karar veremeyecek. Sanığın bir sonraki duruşmada beyanları alındıktan sonra bizim taleplerimiz de değerlendirilecek. Bugün mahkemede tanıklar dinlenildi. Onların ifadelerinde de dosyadaki haklılığımız ve evladımızın uğradığı şiddetin boyutu bir kez daha ortaya çıktı. Gözyaşlarına hakim olamayan tanıklar oldu. Umarız bir daha kimsenin böyle bir şiddet olayına girişmeyeceği şekilde bu mahkeme neticelenir. Evladımız ve ailesinin, tüm kamuoyunun yüreği bir nebze olsun soğur. Bu olay basit yaralama şeklinde değerlendirildiğinde ne savcılığın ne de mahkemenin elinde bir şey yok. Kanunlarda belirlenen bir üst sınır var'' dedi.

"YAĞMA SUÇU İŞLENDİ"

Öğrenci T.K.'nin burnu kanadıktan sonra kan olan kazağının öğretmeni tarafından alınmasının 'yağma' suçu kapsamına söyleyen Şahin, ''Bizim burada talebimiz, yavrumuzun kazağının öğretmen tarafından alınması sebebiyle 'yağma' suçunun unsurlarının oluştuğu şeklindeydi. Sanığın ifadesinden sonra, dosyanın görevsizlik kararı verilip verilmeyeceğine karar verilerek Aksaray Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesi söz konusu. Biz iddianamenin de iadesini talep ettik. Bu noktada da bir karar bekliyoruz. Bir sonraki duruşmada her şey netleşmiş olacak'' diye konuştu.