Türkmen Partisi: Müreffeh Bir Gelecek İçin Tercihimiz Kürdistan

Türkmen Partisi: Müreffeh Bir Gelecek İçin Tercihimiz Kürdistan
04 Eylül 2017 - 10:54

25 Eylül'de yapılacak olan bağımsızlık referandumuna Türkmen Kalkınma Partisi'nden önemli bir destek var.

Genel Başkan Muhammed Sadettin İlhanlı, "müreffeh bir gelecek için" tercihlerinin Kürdistan'dan yana olduğunu söyledi.

İlhanlı, Türkmenlerin çıkarlarının Şii Irak'la değil, Kürtlerle olduğunu belirtti.

Irak'ın bölge ve dünya için terör kaynağı olduğunu vurgulayan İlhanlı, Irak'ın bu durumundan zarar gören Türkiye, İran, ABD ve Avrupa'nın referanduma destek vermesi gerektiğini kaydetti.

Referanduma karşı çıkan Türkmen Cephesi'ni eleştiren Muhammed Sadettin İlhanlı, Türkmen Cephesi'nin Türkiye'ye yanlış bilgi verdiğini dile getirdi.

İlhanlı, Musul'un Telafer ilçesindeki Türkmenlerin de Kürdistan bölgesine katılmak istediğini belirtti.

Türkmen Kalkınma Partisi İlhanlı, Rûdaw'ın sorularını yanıtladı.

 

Kürdistan Bölgesi'nin 25 Eylül'de referanduma gideceği kesinleşti. Bir Türkmen partisi olarak tavrınız ne olacak? Türkmenler referandum hakkında ne düşünüyor?

Kürdistan Federal Bölgesi sınırları içinde yaşayan Türkmen halkı referandumu destekliyor ve referanduma iştirak edecekler. Ve "Evet" oyunu kullanacaklar. Bildiğiniz üzere Türkmenler ikiye bölünmüş durumda: Kürdistan'ın şimdiki idari sınırları içindeki Türkmenler ve dışında kalan Türkmenler, yani Kerkük ve diğer bölgelerdeki Türkmenler. Kürdistan Bölgesi'ndeki bütün Türkmen siyasi partileri referandumu destekliyor. Destek bununla da sınırlı değil. Referandum Yüksek Konseyi'nde temsilcileri bulunuyor. Referandum hazırlıklarını yapan meclisin bir bölümü Türkmenlerden oluşuyor. Yani yapılacak olan referanduma sadece Kürtler değil, Türkmen ve Hristiyanlar da karar verdi. Referandum kararını alan 17 siyasi partiden 3'ü Türkmen partisi.

İdari sınırların dışındaki Kerkük, Telafer gibi bölgelerdeki Türkmen halkının referanduma itirazı yok. Buralarda da sandığa gidecek olanlar, "Evet" oyu kullanacak. Irak'taki Türkmenler ile Kürdistan'dakiler arasında mukayese yaptıkları zaman buradaki Türkmenlerin siyasi haklarının daha fazla olduğunu görüyorlar. Doğal olarak daha müreffeh bir gelecek için Kürdistan'la birlikte olmak istiyorlar. Bazı Türkmen partilerinin özel siyasi progamları var. Parti olarak referanduma karşı çıkıyorlar ama tabanda karşılığı yok. Halk olarak Türkmenler, kesinlikle referandumda oy kullanacaklardır.

 

Geçtiğimiz günlerde Başkan Mesud Barzani etnik ve dini grupların temsilcileriyle bir araya geldi, önemli mesajlar verdi. Ulusal marş dahil, birçok konuyu tartışmaya hazır olduklarını ifade etti. Bu mesaj Türkmen halkı, siyaseti nezdinde nasıl kaşılık buldu?

Türkmen halkı tarafından çok olumlu karşılandı. Türkmenler daha önce de Kürdistan'da siyasi haklara sahip olduğu için Kürdistan'a ilhak olmak istiyor. Türkmenlerin gelecekte ilan edilecek olan bağımsız Kürdistan devletinden bazı talepleri var elbette. Siyasi temsiliyetlerinin güçlü olmasını, yasama ve yürütme organlarında Türkmenlere yer verilmesini istiyorlar. Haklarının, anayasal güvenceye alınmasını talep ediyorlar. Bölge Başkanı toplantıda bunu açık bir şekilde dile getirdi. Bizler de ulusal marşın, Kürdistan'daki bütün kesimleri kapsayan bir marş olmasını isteriz. Sayın Barzani de herkesin önünde bunun olabileceğini söyledi.

Biz Irak'a karşı Kürdistan Bölgesi'ni savunduğumuzda her şey güllük gülistan demiyoruz ama Türkmenlerin çıkarlarının Kürtlerle olduğunu gördüğümüz için referandumu destekliyoruz. Türkmenlerin Şii Irak'la çıkarı yok.

Irak'ın durumu malumunuz, bölünmeye gidiyor. Parti olarak bu konuya nasıl bakıyorsunuz?

 

Irak fiili olarak bölünmüştür. Irak'ta Şiiler, Şiilerin olduğu bölgeleri yönetiyor, Kürtler Kürdistan'ı. Sünni bölgeler ise IŞİD'in elindeydi bir süre öncesine kadar. Haritaya bakarsanız, Bağdat'ın sadece Şii bölgeleri koruduğunu görürsünüz. Hiçbir Şii kentinde asayiş sorunu yok. Sadece Sünni bölgelerinde sorun yaşanıyor, bu yüzden Sünniler de Irak'tan rahatsız. Onlar de kendi bölgeleri olmasını istiyor. Irak zaten bölünmüştür, bunun medeni olarak halledilmesi lazım.

Irak bugün iki bölgeye ayrılmış durumda: Kürt, Türkmen, Keldani, Asuri ve Ermenilerin yaşadığı Kürdistan Bölgesi ve Şii çoğunluklu Arap bölgesi. Irak'tan bahsedildiğinde, halkların birlikte kardeşçe yaşadığı söyleniyor. Aslında Kürdistan'da halklar kardeşçe yaşıyor. İlerde Kürdistan devleti ilan edilirse geriye Şii ve Sünnilerden oluşan Arapların yaşadığı bir Irak kalır geriye. Dolayısıyla buradaki kardeşliği korumamız ve Irak'tan gelebilecek tehditlere karşı koymamız için, Irak'tan ayrılmamız lazım.

ABD, İngiltere'nin yanı sıra Türkiye ve İran gibi komşu ülkeler referandumun ertelenmesi gerektiğini söylüyor. Burada biz yaşıyoruz, buradaki durumu biz biliyoruz. Referandum için zamanın uygun olduğunu biliyoruz. Bazı ülkeler, kendi çıkarları için referandumun ertelenmesini istiyor. Oysa referandum bu ülkelerin çıkarları için yapılmıyor, burdaki halklar için yapılıyor. Irak her zaman Türkiye'ye, İran'a, bölge ülkelerine, dünyaya tehdit oluşturmuştur. Bugün dünyayı tehdit eden bütün terör grupları Irak ve Suriye'den çıkmaktadır. Bu durumda Türkiye, Avrupa ve dünyanın bu kararda bizi desteklemesi lazım. Çünkü burada demokratik, medeni, Türkiye'ya, Avrupa'ya, Amerika'ya müttefik bir devlet doğacaktır.

 

Türkmenler arasında referanduma karşı çıkanlar da var. Örneğin Türkmen Cephesi bu konuda çok sert. Erbil'deki Türkmenlerin, Türkmen halkını temsil etmediğini söylüyorlar. Türkmenleri kim temsil ediyor?

Hiçbir milleti tek bir parti temsil edemez. Türkmen Cephesi  bugüne kadar yanlış bir politika izlemiştir. Türkmenler, bu politikalarından zarar görmüştür. Şu an Irak'ta Türkmenlerin hiçbir konumu yok. Bağdat yönetimi Türkmenlerin hiçbir hakkını vermemiştir. Mesela şimdiki hükümette tek bir Türkmen bakan yok. Peki bu durumda Türkmen Cephesi Türkmenleri nasıl temsil ediyor? Irak'taki parlamenterleri şimdiye kadar Türkmenler için ne yaptı? Kürdistan Parlamentosu'nun 5 Sayılı Yasası Etnik Grupları Koruma Yasası'dır. Orda Türkmenlere ve Hristiyanlara bütün hakları verilmiştir. Burda Türkmenler ikinci millettir. Türkmenler siyasette, zirvede temsil edilmektedir. Gerek Maliki gerekse şimdiki başbakan Abadi döneminde Türkmenlere ne zaman yer verildi? Türkmenlere azınlık temsiliyeti bile verilmemiştir. Ama bugün Kürdistan'da, başkanlık toplantılarında yüzbinlerce, hatta milyon oy alan partilerin temsilcileriyle eşit düzeyde kabul ediliyoruz. Biz bu iki tabloyu yan yana getiriyoruz, bu yüzden de Kürdistan'ı tercih ediyoruz.

Türkmen Cephesi'nin hedefi belli değil. Referanduma karşı çıkıyorlar. Neden? Referandum yapılrsa Türkmenlerin ne kaybedeceğini, yapılmadığı takdirde ne kazanacaklarını söylemiyorlar. Sadece Irak'ın toprak bütünlüğünden yana olduklarını söylüyorlar. Tamam da Türkmenler bundan ne kazandı bugüne kadar? Bize en yakın topluım Kürt toplumudur, bu yüzden stratejik tercihimiz Kürtlerden yanadır.

Kürtler Türkiye'yle müttefiktir. Türkiye'nin en iyi komşusu bugün Kürtlerdir. Bu çerçevede düşünüyorlarsa Kürtlerle birlikte olmalıdırlar. Toplumsal açıdan bakarsak Kürtlerle birlikte olmamız lazım. Türkmenlerle siyasi anlamda en iyi muameleyi yapan Kürdistan yönetimidir. Dolayısıyla Kürtlerle birlikte olmamız bize birçok yönden kazandırır.

Türkmen Cephesi'nin Türkiye'ye yanlış bilgi verdiğini düşünüyoruz. Türkiye de Türkmenlere karşı bu bilgiler doğrultusunda siyaset belirliyor. Buradan Türkiye'ye çağrım şu: Sadece tek bir siyasi parti üzerinden Türkmenlerle ilgilenilmesin. Türkmen toplumuyla bağ kursunlar, bütün siyasi partilerle görüşsünler. Çünkü Türkmen Cephesi Türkmenlerin menfaatine göre değil, Türkiye'den gelen maddi desteğe göre hareket ediyor.

 

Geçtiğimiz günlerde Türkmenlerin nüfusun çoğunluğnu oluşturduğu Telafer ilçesi IŞİD'den kurtarıldı. Telafer'deki Türkmenler neden Kerkük'tekiler kadar öne çıkarılmıyor?

 

Bizleri, Türkmen milletini Kerkük'le sınırlandırıyorlar. Kerkük'teki bazı Türkmen partileri, durumları iyi olduğunda, "Irak'taki bütün Türkmenlerin durumu iyi" diyorlar. Durumları kötüye gittiğinde, "Türkmenlerin durumu iyi değil" diyorlar. Türkmenler sadece Kerkük Türkmenlerinden ibaret değildir. Erbil'de, Tuzhurmatu'da ve Telafer'de de varlar.

Telafer'deki Türkmenler de Kürdistan'la işbirliği yapmak, Irak'tan kurtulmak istiyor. Telaferli aşiret liderleriyle görüştük, Kürdistan'la birlikte olmak istediklerini söylediler. Bir tercih yapmak durumunda kaldıklarında Irak'ı değil, Kürdistan'ı seçeceklerini söylediler. Bu liderler Sayın Barzani'ye mektup göndererek, referandum yapılmadan Kürdistan'a ilhak edilmek istediklerini ilettiler. Peşmerge Güçleri ile Türkmenlerin işbirliği yaparak bölgenin güvenliğini sağlanmasını talep ettiler.

 

Son olarak, bağımsız Kürdistan devletinde Türkmenlerin hakları neler olmalı?

Türkmenler ikinci asli unsur olacak, başkanlıkta temsiliyetleri olacak, parlamentoda güçlü şekilde temsil edilecekler. Yoğunlukla yaşadıkları bölgelerde özerk haklar tanınacak. Bunun sözünü hem Başkan'dan hem de Referandum Yüksek Konseyi'nden aldık. Bununla ilgili yasa da var, anayasaya eklenecek. Bunun garanti edilmesi içinde Bölge Başkanı başkanlığında, tüm siyasi partilerin katılımıyla yapılan toplantıda, söz konusu taleplerin yazılı hale getirilmesini istedik. Bu bir taahhüt gibi olacak. Türkmenler ve  Hrsitiyanların idari, siyasi, milli hakları yazılıp imzalanacak. Devlet ilan edildikten sonra da anayasada yer alacak.