Ziyaaa!!!

Kurdistan'da yapılacak referandumu önlemek için faşistliğin zirve yaptığı Türkiye'de Tsk'dan emekli tümgeneral üstün zekasıyla(') harikulade bir plan ortaya koydu.

Emekli tümgeneral Ahmet Yavuz'un sözlerine bir bakalım.

"Habur'u  bir de petrol boru hattının vanasını kapatsan Barzani diye bir şey kalmaz orada. Türkiye'nin elinde öyle önemli güç var. Bunlar diplomatik olarak yapılacak şeyler, tabi askeri olarak da yapılacak şeyler var."

Ne mesela?

"Habur'dan girer ele geçirir o bölgeyi Dicle'nin kenarından iner aşağıya Tuzhurmatu'ya,Telafer'e doğru gider Musul'a oturur. Yani kararlı olduktan sonra girer ve şimdi yap halk oylamanı der. Böyle bir hamle bir de o koridoru Dicle'nin doğusundan kesmek demektirki beli kırılır adamların. Ama bunu yapar mı yapmaz mı bilemem. Çünkü Barzani'ye referandumu yaptıran kim ABD. Yani Barzani'ye askeri harekat düzenlediğiniz zaman ABD'ye askeri harekat düzenlemiş oluyorsunuz. Bunu göze alır da yaparsa yapar. Yapılacak şeyde askeri anlamda odur."

Musul'a gidebilir yani?

"Gidebilir tabi niye gidemesin, gider. Ha gider de kalabilir mi o tartışma konusu yani. Gitmesine gider ama bence gerek yok bunlara kapat hudut kapısını, yığ askerini takviye et bölgeyi sınırı çok iyi kontrol et kaçakçılığı filan da iyi denetle artı petrol boru hattının gidişatını kes, bir de Barzani'nin Türkiye'de kurduğu şirketlere TMSF yoluyla el koy Varlık Fonuna devredilmiştir de olsun bitsin. Yeterki devlet kararlı olsun. Bu tedbirleri alıyorum dediği anda Barzani tekrar oturup düşünmek zorunda."

Böyle bir hamlenin ekonomik açıdan Türkiye'yi de etkileyeceğini belirten Yavuz, devam ediyor:

"Ticaret kaybı olur, bir sürü şirket orada iş görüyor. Kayıpsız olan hiçbir şey kazancı tek başına getirmez. Milli piyangodan para çıkarken bile gidip bilet alıyorsun. almayana çıkmıyorki. Kaybı göze almak zorunda, almadığı zaman devleti kendi kurmuş olur. Zaten Çekiç Güçle kurmaya başlamıştı şimdi de finalini yapmış olur. Bunu bir beka tehdidi olarak görüyorsa böyle davranması lazım başka seçeneği yok. Hatta 25'ini bile beklemem ben 22' sinde bu tedbirler alınmıştır derim."

Zaten söylenen de o değil mi?

"MGK'dan sonra açıklanacak denildi de şöyle açıklayabilir; Barzani 25'inde böyle bir karar alırsa şu tedbirleri uygulamaya koyuyorum der bir de şu şu tedbirler yarından itibaren yürürlüğe konmuş, konu kapanmıştır diye birşey söyler mesela. Stratejide kuvvet zaman mekan olarak alınacak tedbirler vardır. Askeri strateji en son, başta koyarsınız bu doğru bir şey olmaz. Bu aşamada nefes borusunu kesmeniz yeter."

Barzani vazgeçer mi?

"Vazgeçer mi işte onun cevabını ABD verir. Eğer ABD Türkiye ile bu konuda savaşmayı göze alıyorsa vazeçme der tırmandırmak ister. Eğer ABD öyle bir şeyi göze alamadıysa Barzani hiç alamaz..."

Bilgileri Milliyet yazarı Tunca Bengin köşesinden paylaştı.

REFERANDUMU ANKARA ÖNLER

1. Körfez savaşı sonrasında en kritik dönemlerde Güneydoğu bölgesinde ve Irak sınır hattında görev yapan ve 1992 yılında sınır ötesine yapılan büyük harekatı yöneten emekli Orgeneral Necati Özgen ise Aydınlık gazetesine verdiği demeçte benzer noktalara değindi. 

Özgen, "Barzani'nin 25 Eylül'de yapacağını söylediği 'bağımsızlık referandumu' tehlikeli sonuçlar doğurur. Türkiye bu konuda kararlı durmalıdır. Türkiye ağırlığını koyarsa Barzani referandumu yapamaz. Bunun için artık konuşmayı bırakmalı ve yaptırımları devreye sokmalıdır. Habur'un kapatılması, petrol sevkıyatının durdurulması konusunda harekete geçilmelidir. Barzani lojistik yollarının tıkanacağını görmeli ve bunun lafta olmadığını anlamalıdır. Türkiye kararlı olursa Barzani'nin ümüğünü sıkar. Onu çok iyi tanıyorum. Kararından vazgeçmek zorunda kalır." ifadelerini kullandı.